Üç Ayları Nasıl Değerlendirmeliyiz?

Üç Ayları Nasıl Değerlendirmeliyiz?

Bu aylar ve bu aylarda yer alan bu mübarek geceler, duaların Allah’a arzedilmesi, pişmanlık göz yaşlarıyla günahların silinmesi, yapılan ibadetlere verilen sevabın katlanması bakımından birer büyük fırsattır.

Peki, bizler bu zaman dilimini nasıl değerlendirmeliyiz?

1. Öncelikle böyle zamanlarda kulluğumuzu gözden geçirerek, eksik ve hatalarımızı ele almalı ve bunları düzeltebilmenin yollarını aramalıyız. Yani hesaba çekilmeden önce burada kendimizi hesaba çekmeliyiz ki, ahiretteki hesabımız kolay olsun.

2. Üç ayları günahlarımızın affı için bir fırsat bilmeli ve bol bol tövbe ve istiğfarda bulunmalıyız. Özellikle müslümanların içinde bulunduğu sıkıntıları düşünerek dua edip Allah’a yalvarmalıyız.

3. Eğer kazâ namazlarımız varsa bunları kılma yoluna gitmeli, kazâ namazımız yoksa bile, çokça nâfile namaz kılmaya çalışmalı ve özellikle geceleri iyi değerlendirmeliyiz.

4. İmkânımız nisbetinde çokça Kur’an okumalıyız.

5. Akrabalarla, komşularla ve dostlarımızla olan ya-kınlığımızı bir kat daha artırmalı ve yapacağımız ziyaretlerle onların gönlünü almalıyız.

6. Etrafımızdaki fakir fukaraya yardım etmeli, imkânı-mız ölçüsünde sadaka vermeli, fakir öğrencilerin okuması için onların elinden tutmalıyız. Çünkü bu zaman dilimlerinde vereceğimiz sadakalar veya zekâtlar bize kat kat sevap getirecektir.

Üç aylar ve mübarek geceler, öncelikle Rabbimiz’e, ailemize, akrabalarımıza ve ülkemize karşı görev ve sorumluluklarımızı hatırlatmalı, hatalarımızdan ve günahlarımızdan tövbe etmemize vesile olmalıdır. Nitekim yüce Allah, engin rahmetine sığınıp tövbe etmemizle ilgili olarak şöyle buyurmaktadır:

(Ey Muhammed!) De ki: Ey kendilerine kötülük edip aşırı giden kullarım! Allah’ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin, doğrusu Allah günahların hepsini bağışlar. Çünkü O, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir” (Zümer 39/53).

Ayrıca büyüklerin gönülleri alınmalı, eş ve dostlarımızın hatırları sorulmalı, garipler aranıp sofralarımıza davet edilmeli, yetimler gözetilmeli, yardıma muhtaç kimselere yardım edilmelidir. Aramızdaki kırgınlıklar, dargınlıklar, şahsî çıkar hesapları bir tarafa bırakılmalı, hoşgörü, kardeşlik ve birlik içerisinde olunmalıdır. Bunların yanında, her günü ve geceyi süsleyen ve sevabı çok olan nâfile namazlar kılmalı, bunları hayatımızın bir parçası haline getirmelidir. Bu namazlar ve kılınışları, kitabın sonunda nâfile namazlar bölümünde anlatılmıştır.

Sâdâtlar da böylesi geceleri fırsat bilmişler ve amel ederek değerlendirilmesi gerektiğine işaret etmişlerdir. Seyyid Muhammed Raşid Erol hazretleri [kuddise sırruhû], hayatının bütününde Server-i Kâinat’ı [s.a.v] rehber edinerek ona göre bir hayat yaşardı. On bir ayın sultanı olan ramazan-ı şerife, receb-i şeriften hazırlanırdı. Evlerinde olsun, camide olsun sürekli huşû içinde dua ve zikir yaparak sevenlerine bu şekilde örnek olurdu. Ramazan ayına daha çok ehemmiyet verirlerdi, devamlı aile fertlerine bu ayı ibadetle geçirmeyi, Kur’ân-ı Kerîm okumayı tavsiye ederlerdi.

Kaynak: Üç Aylar, Semerkand Yayınları

 





YORUMLAR

  1. Allah razı olsun doyurucu ve güvenilir bilgiler için.

  2. ALLAH RAZI OLSUN. ÇOK GÜZEL BİLGİLER VAR. TABİ OKUMAK ÖĞRENMEK GEREKİR
    TEŞEKKÜRLER.

  3. ALLAH RAZI OLSUN. ÇOK GÜZEL BİLGİLER VAR. OKUMAMIZA YARDIMCI OLDUĞUNUZ IÇIN TEŞEKKÜRLER

  4. allah razı olsun

Yorum yapın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir