Beddua Yerine Dua
Zünnun Mısrî Hazretleri (ö.245/860) vefat edene kadar hiçbir Mısırlı onun hâlinin güzelliğini anlayamamıştı. Dünyadan göçüp gittiği gece yetmiş kişi rüyada gördükleri Peygamber Aleyhisselam’ın: “Hak dostu Zünnun gelmek üzere, onu karşılamaya geldim.” dediğini duymuşlardı. Vefat ettiği vakit alnında şöyle bir ibarenin yazılı olduğu görülmüştü: “Bu Allah’ın sevgili kuludur, Allah sevgisinde ölmüştür.” Cenazesini omuzlarda taşırken semadaki kuşlar toplanmışlar ve üzerinde gölge yapmışlardı. İşte o zaman bütün Mısırlılar şaşkına dönmüşler, daha önce ona karşı işledikleri eza ve cefaya tevbe etmişlerdi.
Bir gün Zünnun Hazretleri Nil nehrinde gezinti yapmak için dostları ile gemiye binmişti. Bu sırada başka bir gemi gezisini tamamlayıp geri dönmekte idi. İçinde eğlenen, oynayan ve yakışıksız işler yapan bir grup vardı. Bu manzara müritlerin gücüne gitmişti. Dediler ki:
– Ey şeyh, dua buyur da Allah Tealâ bunların tümünü batırsın, böylece onların uğursuzluğundan insanlar korunmuş olsun.
Bunun üzerine Zünnun Hazretleri ayağa kalktı ve ellerini kaldırarak şöyle dua etti:
– Ey büyük Allahım! Şu topluluğa dünyada hoş bir hayat ihsan ettiğin gibi, öbür dünyada da onlara hoş bir hayat lutfeyle!
Müritler onun bu sözlerine şaşırdılar. Gemi yaklaşıp içindekilerin gözleri Zünnun Hazretlerine ilişince başlarını eğdiler, çalgı aletlerini kırıp attılar. Tevbe ederek Allah’a yöneldiler. O zaman Zünnun Mısrî Hazretleri çevresindeki müritlerine şöyle dedi:
– O dünyadaki hoş hayat, bu dünyadaki tevbe ile olur. Asıl maksadın gerçekleştiğini görmüyor musunuz? Hiç kimseye zarar gelmeden muradınıza nail olmadınız mı?
Bu hadise o zatın üstün şefkat ve merhametini gösteriyordu. Rasulullah aleyhissalâtü vesselam da kâfirlerin eza ve cefasına karşı şöyle demişti:
– Allahım, kavmimi hidayete erdir ve bağışla. Çünkü onlar bilmiyorlar.
Keşfu’l-Mahcub, s.198-99
Yusuf YAVUZ kaleme aldı, SEMERKAND DERGİSİ’nin 94. sayısında yayınlandı.